Anne-babalar, istismar riskinin farkında değil
Çocuklarının fotoğraflarını sosyal medyada paylaşan ebeveynler, istismar riskinin farkında değil. Türkiye’de, her 3 ebeveynden 1’i bunu yapıyor ve sadece yüzde 10’u bu fotoğrafların kötüye kullanılacağı endişesi taşıyor
Çocuk ve Haklarını Koruma Platformu, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle yaptırdığı “Duygusal ihtiyaçlara yönelik anne baba tutumu araştırma” sonuçları “İstismarın Görünmeyen Yüzü Forumu”nda paylaşıldı. Çocuk ve Haklarını Koruma Platformu ve Koruncuk Vakfı Başkanı Figen Özbek, istismar, ihmal, duygusal, fiziksel şiddet, cinsel taciz gibi çocuğun gelişimini olumsuz etkileyen davranışın toplum zafiyetine yol açtığını söyledi.
DUYGUSAL İSTİSMARA DİKKAT
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ayşen Ufuk Sezgin de “duygusal istismarın ruhsal etkileri” üzerine yaptığı konuşmada, bütün çocukların sevgiye ihtiyaç duyduğunu ifade ederek, şöyle konuştu: “Duygusal istismar dediğimiz şey, çok da net görünebilecek şey değildir. Bir ev düşünün her şey şahane, bütün ihtiyaçları karşılanıyor, evin içinde 3 çocuk var, dışarı çıkmı- yor çünkü yasaklanmış olabiliyor. Bu tip istismarlar, çocuğun bütün dünyasını etkiliyor.” Çocuğun her hareketinde eleştirel bakışlara maruz kalmaması gerektiğini söyleyen Sezgin, çocuk ne kadar sessiz kalırsa onun “iyi çocuk” olacağı anlamına gelmeyeceğini kaydetti. Sezgin, bu davranışlarda yetişen çocukların depresyon, içe kapanma, sebepsiz ağlama, intihar girişimi düşüncesi, hayvanlara kötü davranma gibi hareketler sergileyebildiğini anlattı.
ANNE-BABA UZMAN DESTEĞİ ALMIYOR
GFK Türkiye tarafından 15 ilde, 1-18 yaş arası çocuğu olan 1241 kişiyle internet üzerinden online görüşmeyle yapılan araştırmada şu tespitlere yer verildi:
* Çocuklarıyla iletişim sorunu yaşayan 10 aileden sadece 1’i uzman desteğine ihtiyaç duyduğunu belirtirken, destek almayanların yüzde 73’ü de başvuruya gerek duymadığını söyledi. Ücretsiz kamu desteğinden haberdar olan kişilerin oranı sadece 20.
* Anne babaların yüzde 82’si, çocuğuna sevgisini gösterebildiği ve iletişim kurabildi- ğini söyledi.
* Ebeveynlerin yüzde 18’i kendisini iletişimde başarısız ilan ederek özeleştiri yaptı. *Katılımcıların kendi annebaba öyküleri de sorgulandı. Ebeveynlerin yüzde 42’si her zaman anne ve babalarına doğru söylediğini belirtirken, yüzde 35’i de ailesinin kendisini yargılamadan dinlediğini belirtti.
* Her 3 ebeveynden 1’i çocuğunun fotoğraflarını sosyal medyada paylaşıyor. “Paylaşmıyorum” diyenler yüzde 45, aksini söyleyenler yüzde 35. Sosyal medya takipçileri arasında tanımadığı ya da az kişi olduğunu söyleyenlerin oranı ise yüzde 36. Bu paylaşımlardan çocuklarının rahatsız olacağını düşünen ebeveynlerin oranı yüzde 11. İstismar riski farkındalığı da sadece yüzde 10. Çocuklu fotoğrafların kötüye kullanılacağından endişe edenler ise sadece yüzde 10.
* Ailelerin yüzde 27’si çocuğunu ders ya da aktivite yapmaya zorladığını söylerken, yüzde 22’si de çocuğunu başarısını ağabeyiyle kıyasladığını söyledi.
* “Çocuğum televizyon izlerken veya tabletle, bilgisayarla oynarken ben de işlerimi hallederim” diyen ebeveynlerin oranı yüzde 28. “Ellerine akıllı telefon veya tablet veririm. Televizyon açarım” diyenlerin oranı ise yüzde 20. Kısıtlama yapanların oranı yüzde 41 çıktı.
* 5 ebeveynden biri sözünü dinlemediğinde çocuğuna ceza veriyor, hayali bir varlıkla ya da çekindiği bir kişiyle korkutuyor.
* Ailelerin yüzde 22’si cezadan yana. Çocuğunu ikna etmek için beyaz yalanlar söylediğini belirtenler ise yüzde 21. “Sesimi yükseltirim, bağırırım” diyenler yüzde 21.
* Anne-babaların yüzde 28’i çocuklara en sık “Beni seviyorsan ödevini bitir” diyor. Yüzde 64’le bu nesilden nesle anne-babaların en fazla kurduğu cümle. En sık söylenen bir diğer söz ise yüzde 27 ile “Baban gelince görürsün”, “Başkasının annesi olacağım.
Kaynak: Habertürk